Yeşaya 14:4-21

4Babil Kralı'nı alaya alarak,
“Halkı ezenin nasıl da sonu geldi!” diyecekler,
“Zorbalığı nasıl da sona erdi!”
5RAB kötülerin değneğini,
Egemenlerin asasını kırdı.
6O asa ki, halklara gazapla vurdukça vurdu,
Ulusları öfkeyle, dinmeyen zulümle yönetti[a].
7Bütün dünya esenlik ve barış içinde
Sevinçle haykırıyor.
8Lübnan'ın çam ve sedir ağaçları bile
Kralın yok oluşuna seviniyor.
“Onun ölümünden beri kimse bizi kesmeye gelmiyor” diyorlar.
9Toprağın altındaki ölüler diyarı
Babil Kralı'nı karşılamak için sabırsızlanıyor.
Onun gelişi ölüleri,
Dünyanın eski önderlerini heyecanlandırıyor;
Ulusları yönetmiş kralları
Tahtlarından ayağa kaldırıyor.
10Hepsi ona seslenip diyecekler ki,
“Sen de bizim gibi gücünü yitirdin,
Bize benzedin.”
11Görkemin de çenklerinin sesi de
Ölüler diyarına indirildi.
Altında kurtlar kaynaşacak,
Üstünü kurtçuklar kaplayacak.
12 Ey parlak yıldız[b], seherin oğlu,
Göklerden nasıl da düştün!
Ey ulusları ezip geçen,
Nasıl da yere yıkıldın!
13 İçinden, “Göklere çıkacağım” dedin,
“Tahtımı Tanrı'nın yıldızlarından daha yükseğe koyacağım;
İlahların toplandığı dağda,
Safon'un doruğunda oturacağım.
14Bulutların üstüne çıkacak,
Kendimi Yüceler Yücesi'yle eşit kılacağım.”
15Ancak ölüler diyarına,
Ölüm çukurunun dibine
İndirilmiş bulunuyorsun.
16-17Seni görenler bakıp bakıp şöyle düşünecekler:
“Dünyayı sarsan, ülkeleri titreten,
Yeryüzünü çöle çeviren,
Kentleri yerle bir eden,
Tutsakları evlerine salıvermeyen adam bu mu?”
18Ulusların bütün kralları tek tek,
Görkemli mezarlarda yatıyor.
19Ama sen reddedilen bir dal gibi
Mezarından dışarı atıldın;
Bedenleri kılıçla delinip
Ölüm çukurunun dibine atılmış ölülerle örtülüsün;
Ayak altında çiğnenen leş gibisin.
20Ülkeni harap edip halkını katlettiğin için
Başkaları gibi gömülmeyeceksin.
Kötülük yapan soy bir daha anılmayacak.
21Atalarının suçundan ötürü
Babil Kralı'nın oğullarını boğazlamak için yer hazırlayın.
Kalkıp dünyayı sahiplenmesinler,
Yeryüzünü kentlerle doldurmasınlar.
  • Giriş
  • Video
  • Notlar

Notlar

13:1-23:18 Öbür uluslara yönelik peygamberlikler (ayrıca bkz. Yer.46-51. bölümler; Hez.25-32. bölümler;Amo.1-2. bölümler; Sef.2:4-15 ve ilgili notlar). Tanrı’nın kendi halkını yargılaması, putperest ulusları cezasız bırakacağı anlamına gelmez (bkz. Yer.25:29). Tanrı’nın öbür uluslara vereceği cezalar halkına sağlayacağı kurtuluşun bir parçasıdır (bkz. örn. Yer.10:12). Bu yüzden İsrailliler’in, Tanrı’nın yargılamak üzere olduğu bu uluslara güvenmemesi ve onlardan korkmaması gerekiyordu.
13:1-14:27 Bu peygamberlik sözleri Babil Krallığı’yla değil, Asur Krallığı döneminde kent olan Babil’le ilgilidir. Bu yüzden peygamberlik gerçekteAsur Krallığı’na karşıdır ve Babil bu bağlamdaAsur’un en önemli kentidir. İÖ 729’dan itibarenAsur kralları, ayrıca “Babil kralı” unvanını da taşımaya başladılar.
14:3-21 Babil Kralı kendisini ne kadar yüce ve ilâhi güce sahip görürse görsün (bkz. Yşa.14:12-14), tüm dünya önderleri gibi o da ölecektir.
14:4 Babil Kralı’nı O dönemde Asur kralları tarafından kullanılan unvan (bkz. Yşa.13:1-14:27’ye ait not). alaya Krş. Va.18. bölüm.
14:5 değneğini... asasını Bkz. Yşa.10:5 ve ilgili not; ayrıca bkz. Yşa.10:24.
14:6 yönetti İbranice’den “boyun eğdirdi” diye de çevrilebilir.
14:8 Lübnan’ın... sedir ağaçları Kerestesi değerli olan bu ağaçlar, yüzyıllar boyunca Asur ve Babil kralları tarafından yağmalandı (bkz. Yşa.2:13 ve Yşa.9:10’a ait notlar). çam ve sedir ağaçları... seviniyor Yeşaya anlatımında doğayı sıkça kişileştirir (krş. Yşa.44:23 ; Yşa.55:12).
14:9 Ulusları yönetmiş kralları Bkz. Yşa.14:18. En büyük ve en güçlü olanlar bile “toprak altındaki ölüler diyarından” kaçamaz.
14:11 Görkemin... Ölüler diyarına Krş. Yşa.5:14. Ölüler diyarına indirildi Yşa.14:15’te tekrarlanmaktadır.
14:12-15 Bazı yorumcular Peygamber Yeşaya’nın burada Şeytan’ın düşüşünü tanımladığını, bazıları ise, Babil Kralı’nın kibrini ve cezalandırılışını anlattığını savunur (bkz. Va.13:4; Va.17:3; krş. Sur Kralı’nın tanımı, Hez.28. bölüm).
14:12 parlak yıldız ‘Hilal’ anlamına da gelebilir. Gerçek parlak sabah yıldızı İsa’dır (bkz. Va.22:16 ; ayrıca bkz. 2Pe.1:19; krş. Say.24:17 ve ilgili not).
14:13 Safon’un Suriye’nin kuzeyinde yer alan Kasios Dağı. Kenanlılar bu dağı ilâhların buluştukları ve yaşadıkları yer olarak görüyordu (bkz. Mez.48:2 ve ilgili not; krş. Mez.82:1). doruğunda Bu kibirli kişi “Yüceler Yücesi’ne eşit” olmayı arzulasa da (Yşa.14:14) ölüm çukurunun “dibine” (Yşa.14:15; İbranice’de “doruk” ve “dip” sözcüğü aynıdır) inmeye mahkûmdur.
14:16-20 Bu ayetlerde (ve muhtemelen Yşa.14:9-10’da) söz edilenlerin ölüler diyarında değil, yeryüzünde gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
14:16-17 Tutsakları evlerine salmayan Asurlular gibi Babilliler de, ayaklanma çıkarabilecek güçte olanları zayıf düşürmek için, bozguna uğrattıkları halkları kitleler halinde sürgün ediyorlardı (bkz. 2Kr.24:14-16).
14:18 Ulusların bütün kralları Bkz. Yşa.14:9’a ait not.
14:19 Mezarından dışarı atıldın Ölenin onurlu bir şekilde gömülmesi çok önemliydi; sıradan bir yere atılması korkunç bir kader sayılırdı, çünkü gerekli biçimde gömülmeyenlerin ruhunun esenlikte olmayacağına inanılırdı. Ayak altında çiğnenen leş Bkz. Yşa.5:25.
14:21 oğullarını boğazlamak Kişinin mezar taşının yanı sıra çocukları da onun adını yaşatırdı (krş. 2Sa.18:18). Babil Kralı ikisinden de mahrum kalacaktı (krş. Yşa.47:9).

Videolar

Yeşaya Girişi

Yeşaya İbranice'de "Rab kurtarır" anlamına gelir. Kitabın adı olan bu ifade bir bakıma kitabın özetidir. Peygamber Yeşaya İ.Ö. 8. yüzyılın ikinci yarısında Yeruşalim'de yaşadı. Kitap üç ana bölüme ayrılabilir:

1. 1-39 arasındaki bölümler güneydeki Yahuda krallığının güçlü komşusu Asur tarafından tehdit edildiği dönemi anlatıyor. Yeşaya, Yahuda'ya yönelen gerçek tehdidin Asur'un yenilmez gücü değil, halkın günahı, Tanrı'ya başkaldırmaları ve Yahuda halkının Tanrı'ya güvensizlikleri olduğunu gördü. Peygamber çarpıcı söz ve davranışlarla Yahuda halkını doğruluğa ve adalete çağırmaktadır. Onları uyarır, Tanrı'ya kulak vermekte gecikirlerse, felaketlerin yakalarını bırakmayacağını söyler. Yeşaya, dünya çapında barışın sağlanacağı dönemi ve Davut'un soyundan gelecek olan örnek kralın gelişini de önceden bildirdi.
2. 40-55 arasındaki bölümler değişen tarihsel durumu yansıtır. Asurlular'dan sonra bölgede egemen güç haline gelen Babilliler İ.Ö. 586'da Yeruşalim'i ele geçirir ve halkını Babil'e sürgün eder. Peygamber, Tanrı'nın kendi halkını özgür kılıp Yeruşalim'e geri götüreceğini ve yeni bir yaşama kavuşturacağını müjdeler. Bu bölümlerde öne çıkan konu, Tanrı'nın tarihi yönlendiren Egemen Rab olduğu, halkının aracılığıyla öteki ulusları da bereketleyen tasarıları olduğudur.
3. 56-66 arasındaki bölümler sürgünden Yeruşalim'e dönenlere ve Tanrı'nın halkına verdiği sözleri yerine getireceğine dair güvence bekleyenlere sesleniyor. Ayrıca doğruluk, adalet, Şabat Günü'ne uyulması ve dua konusunda kaygılar dile getiriliyor. Özet olarak kitap Tanrı'nın mutlak büyüklüğünü, üstünlüğünü vurguluyor. Bütün öbür ilahlar Rab'bin önünde sadece cansız putlar.

Ana Hatlar:

1:1-12:6 Uyarılar, vaatler
13:1-23:18 Ulusların cezalandırılması
24:1-27:13 Tanrı'nın dünyayı yargılaması
28:1-35:10 Yeni uyarılar ve vaatler
36:1-39:8 Yahuda Kralı Hizkiya ve Asurlular
40:1-55:13 Vaat ve umut bildirileri
56:1-66:24 Son uyarılar ve vaatler
  • Ayetler
  • Notlar
  • Video
  • Giriş