Notlar
2:1 Laodikya’dakiler Bu mektup oradaki kiliseye de okunacaktı (
Kol.4:16). Laodikya (günümüzde Denizli yakınlarındadır), Kolose’ye 18 km. uzaklıktaydı.
uğraş verdiğimi Pavlus büyük olasılıkla onlar için ettiği dualardan, içsel çatışmalarından ve kaygılarından söz etmektedir.
2:2-3 sırrını Krş.
Kol.1:25-26 ; bkz.
Rom.11:25’e ait not.
bilginin ve bilgeliğin Pavlus gerçek bilgiye sapkın kişilerin değil, her türlü bilgi ve bilgeliğin kaynağı olan Mesih’e iman edenlerin sahip olduğunu ısrarla vurgular (
Kol.1:9-10).
2:5 bedence aranızda değilsem de, ruhça sizinle birlikteyim Krş.
1Ko.5:3-5.
2:7 Şükranla dolup taşarak Bkz.
Ef.5:20 ve ilgili not.
2:8 dünyanın temel ilkelerine 20-21. ayetlerde ve
Gal.4:3,
Gal.4:9’da yer alan bu ifade, yanlış dünyasal ve dinsel öğretiler anlamında kullanılmıştır. Pavlus, kurtuluş için Mesih’e iman etmenin yanı sıra gizli bilgilere önem veren, sünnet, yeme içme, dini bayramlarla ilgili düzenlemelerin yerine getirilmesi gerektiğini öngören sapkın bir görüşle mücadele ediyordu (bkz. Bilgi Kutusu: Yanlış Öğretiler Yayanlar, s.1729).
2:9 Tanrılığın bütün doluluğu Bkz.
Kol.1:19’a ait not.
2:10 başı Krş.
Kol.1:18 ve ilgili not; bkz.
Ef.1:1 8-22 ve ilgili notlar.
2:11-12 sünnet... vaftiz İsrailliler’in inancında sünnet, Tanrı’nın İsrail halkıyla yaptığı antlaşmaya dayalı ilişkinin işaretiydi (bkz.
Rom.2:25 ve ilgili not). Bazı yorumlara göre bu ayetler, Hıristiyan için sünnetin yerini vaftizin aldığını ortaya koymaktadır (bkz. Makale: Vaftiz, s.1591).
2:14 yazılı antlaşma Borç senedi anlamına gelen bir ticaret terimi. Bu ayette, antlaşma altındaki herkesi Tanrı’ya borçlu kılan Kutsal Yasa’dan ve bu Yasa’nın tüm koşullarından söz edilmektedir.
2:10-15 Pavlus burada, bazı sapkın öğretilerin iddialarının aksine, Hıristiyan’ın Mesih’te tam ve eksiksiz olduğunu bildirir. Bu kavram, günahlı benliğin çarmıha gerilmesini (
Kol.1:11), ruhsal ölümden dirilişi (
Kol.2:12-13), günahların bağışlanmasını (
Kol.2:13), Kutsal Yasa’nın gereklerinden (
Kol.1:14) ve kötü ruhlardan (
Kol.2:15) özgür kılınmayı içerir.
2:15 yönetimler ve hükümranlıklar Bkz.
Ef.3:10’a ait not.
silahları alıp Burada, yenilen düşmanın uğradığı bozgunu simgelemek için silahlarının ve kıyafetlerinin de ellerinden alınışı tasvir edilmektedir.
açıkça gözler önüne serdi Benzetme, bir Roma komutanının, zaferinin kanıtı olarak tutsakları tüm yurttaşlarına göstermek için kentin sokaklarında yürütmesini anımsatır. Mesih, Şeytan’ı ve yandaşlarını yenmiştir (bkz.
2Ko.2:1 4 ve ilgili not; krş.
Luk.10:18;
Rom.16:20 ;
Ef.6:10-20 ;
İbr.2:14 ;
1Yu.3:8).
2:17 gölgesidir Eski Antlaşma’nın töresel kurallarından söz edilmektedir (krş.
İbr.8:5;
İbr.10:1). Mesih’in gelişinin ardından da töresel kuralların ısrarla yerine getirilmeye devam edilmesi, Mesih’in Eski Antlaşma’yı tamamladığının ve antlaşmanın değiştiğinin farkına varılmadığını gösterir (bkz.
Rom.10:4 ve ilgili notlar;
2Ko.3:7-11;
Gal.3:19-4:7).
2:18-19 Sözde alçakgönüllülük Grekçesi’nden “çilecilik” diye de çevrilebilir. Ulaşılamaz olarak görülen Tanrı’ya doğrudan tapınmak yerine ancak O’nun yaratmış olduğu meleklere tapınılabileceğini savunan kişilerin sergilediği tavır.
Baş’a İsa Mesih’e.
Baş’a tutunmayan Koloseli sapkınların en büyük hatası, Mesih’in Tanrı’dan daha aşağı düzeyde olduğuna inanmalarıydı (bkz.
Kol.2:9;
Kol.1:19).
ödülünüzden yoksun bırakmasın Bu terim, kuralları yerine getirmekte başarısız olan bir atleti yarış dışı bırakan hakemi betimler. Koloseliler, meleklere tapınmadıkları için kurtuluştan yoksun olduklarını iddia eden sahte din öğretmenlerine karşı koymalıydılar.
2:20-21 temel ilkelerinden Bkz.
Kol.1:8’e ait not.
elleme... tatma... dokunma Sapkınlığın katı kuralcılığı burada açıkça görülmektedir. Bu yasaklamalar, Eski Antlaşma’nın töresel kurallarının abartılı bir şekilde yorumlanmasından kaynaklanıyordu.
2:23 Kolose’deki sapkın öğreti, dinsel bir felsefe olarak etkileyici görünmektedir. Tanrı esini değildir, sahte din öğretmenleri tarafından oluşturulmuştur. Sahte din öğretmenleri, bedene acımasızca eziyet çektiren bir çilecilikle alçakgönüllülük sergilemeye çalışmıştır. Günaha sürükleyen arzuları denetlemekte etkisiz kalan bu uygulamaların hiçbir ruhsal değeri yoktur. Mesih’in müjdesinden başka herhangi bir inanç, felsefe, din, ne kadar bilgece görünürse görünsün, insanın yozlaşmış yüreğini değiştirmekten ve günahın getirdiği mahkûmiyetten kurtarmaktan acizdir.