Mezmurlar 78:17-39

17Ama onlar çölde Yüceler Yücesi'ne başkaldırarak
Günah işlemeye devam ettiler.
18 Canlarının çektiği yiyeceği isteyerek
İçlerinde Tanrı'yı denediler.
19“Tanrı çölde sofra kurabilir mi?” diyerek,
Tanrı'ya karşı konuştular.
20“Bak, kayaya vurunca sular fışkırdı,
Dereler taştı.
Peki, ekmek de verebilir mi,
Et sağlayabilir mi halkına?”
21RAB bunu duyunca çok öfkelendi,
Yakup'a ateş püskürdü,
Öfkesi tırmandı İsrail'e karşı;
22Çünkü Tanrı'ya inanmıyorlardı,
O'nun kurtarıcılığına güvenmiyorlardı.
23Yine de RAB buyruk verdi bulutlara,
Kapaklarını açtı göklerin;
24 Man yağdırdı onları beslemek için,
Göksel tahıl verdi onlara.
25Meleklerin[a] ekmeğini yedi her biri,
Doyasıya yiyecek gönderdi onlara.
26Doğu rüzgarını estirdi göklerde,
Gücüyle güney rüzgarına yol gösterdi.
27Toz gibi et yağdırdı başlarına,
Deniz kumu kadar kuş;
28Ordugahlarının ortasına,
Konakladıkları yerin çevresine düşürdü.
29Yediler, tıka basa doydular,
İsteklerini yerine getirdi Tanrı.
30Ancak onlar isteklerine doymadan,
Daha ağızları doluyken,
31Tanrı'nın öfkesi parladı üzerlerine.
En güçlülerini öldürdü,
Yere serdi İsrail yiğitlerini.
32Yine de günah işlemeye devam ettiler,
O'nun harikalarına inanmadılar.
33Bu yüzden Tanrı onların günlerini boşluk,
Yıllarını dehşet içinde bitirdi.
34Tanrı onları öldürdükçe O'na yönelmeye,
İstekle O'nu yeniden aramaya başlıyorlardı.
35Tanrı'nın kayaları olduğunu,
Yüce Tanrı'nın kurtarıcıları olduğunu anımsıyorlardı.
36Oysa ağızlarıyla O'na yaltaklanıyor,
Dilleriyle yalan söylüyorlardı.
37 O'na yürekten bağlı değillerdi,
Antlaşmasına sadık kalmadılar.
38Yine de Tanrı sevecendi,
Suçlarını bağışlıyor, onları yok etmiyordu;
Çok kez öfkesini tuttu,
Bütün gazabını göstermedi.
39Onların yalnızca insan olduğunu anımsadı,
Geçip giden, dönmeyen bir rüzgar gibi.
  • Giriş
  • Video
  • Notlar

Notlar

Mez.78 İsrail’in geçmiş günahlarını tekrarlamaması, Tanrı’nın kurtarıcılığını ve olağanüstü lütfunu anımsayarak O’na ve antlaşmasına sadık kalması gerektiği hakkında öğretici bir mezmurdur. RAB’be güvenmek ve sadık kalmak, Tanrı halkının yükümlülüğüdür; buna göre halk, Tanrı’nın onları nasıl kurtardığını her zaman hatırlamalıdır. Bu yüzden RAB’be vefasızlık büyük suçtur; çünkü halk bunu yapmakla Tanrı’yı hor görmüş, onlar için yaptığı iyilikleri görmezden gelmiş olur (bkz. Mez.105-106). Mezmur muhtemelen bölünmüş krallık dönemine ait olup Peygamber Hoşea’nın zamanında bestelenmiştir (hem Hoşea hem de Yeşaya, kuzey krallığından çoğunlukla krallığın en etkili oymağı olan “Efrayim” diye söz eder). İsrail’in vefasızlığı burada Efrayimoğulları’nın günahından söz ederek belirtilir (Mez.78:9). Mezmur İsrail’in reddedilmesinin (Mez.78:67), Şilo’nun terk edilmesinin (Mez.78:60), Yahuda oymağının ve Siyon Dağı’nın seçilmesinin (Mez.78:68) anımsatılmasıyla sona erer. Asaf soyundan birinin eseri sayılan bu mezmur kuşkusuz kuzey krallıktaki İsrailliler gibi Tanrı yolundan ayrılmamaları için Yeruşalim’de tapınanlara bir uyarıdır. İsrail’in, Tanrı’nın harikalarını ve yasasını gelecek kuşaklara bildirmeye çağrıldığı giriş bölümünün (Mez.78:1-8) ardından, günahının açıklandığı (“Efrayimoğulları”, Mez.78:9-16) kıta gelir. Bu kıtayı Tanrı’nın İsrail halkını kurtarmasına ve onlara gösterdiği merhamete rağmen halkın asiliğini vurgulayan iki bölüm izler (Mez.78:17-39 ve Mez.78:40-64). Mezmur, Tanrı’nın düşmanlarına karşı kazandığı zafer ve Siyon (Yahuda’da bulunan) ile Davut’u seçmesiyle (Mez.78:65-72) gösterdiği merhametten söz edilerek sona erer.
78:17-39 Tanrı’nın İsrail halkını kurtarmasına ve gösterdiği merhamete rağmen onların asiliğini vurgulayan iki bölümün ilki (bkz. Mez.78’e ait not).
78:17-31 İsrailliler’in çölde imansızlık edip başkaldırdığı, Tanrı’nın mucizevi şekilde yiyecek sağladığı ve ardından öfkesini gösterdiği zamandan söz ediliyor.
78:17 devam ettiler Henüz çölde işlenen günahlardan söz edilmemesine rağmen, mezmur yazarı, kayadan su çıkarma mucizesinden söz ederek halkın susuzluktan dolayı Mara’da nasıl yakındıklarının (bkz. Çık.15:24) hatırlanmasını beklemektedir.
78:18 Bkz. Çık.16:2-3. Tanrı’yı denediler Bkz. Mez.78:41,Mez.78:56; ayrıca bkz. Çık.17:2.
78:19 Tanrı çölde sofra kurabilir mi? Bkz. aynı betimlemenin farklı kullanımı, Mez.23:5.
78:20 Et Bkz. Çık.16:2-3; Say.11:4.
78:21 Öfkesi Bkz. Mez.78:31,Mez.78:49-50,Mez.78:58-59,Mez.78:62; ayrıca bkz. Mez.2:5’e ait not.
78:23 Kapaklarını açtı göklerin Bkz. Yar.7:11; 2Kr.7:2; Mal.3:10.
78:25 Meleklerin İbranice’den, “güçlüler” diye de çevrilebilir. Meleklerin ekmeğini Gökten geldiği için böyle betimlenir (bkz. Mez.103:20).
78:26-28 Bkz. Çık.16:13; Say.11:31.
78:26 Doğu rüzgarını... güney rüzgarına O sıralarda Mısır’dan göç etmekte olan bıldırcınlar, Tanrı’nın gücüyle, güney rüzgarı ile önce kuzeye ve ardından doğu rüzgarıyla İsrailliler’in bulunduğu çöl bölgesine yönelmiş olabilir.
78:27 Toz gibi... Deniz kumu kadar Bkz. Yar.13:16’ya ait not.
78:30-31 Bkz. Say.11:33.
78:32-39 İsrailliler çöl yolculuğu boyunca Tanrı’ya olan güvenlerini zaman zaman yitirip isyan ettiler; ama Tanrı onlardan merhametini esirgemedi.
78:33 RAB Mısır’dan çıkan vefasız kuşağı çölde ölümle cezalandırmıştı (bkz. Say.14:22-23,Say.14:28-35).
78:35 kayaları Bkz. Mez.18:2’ye ait not. kurtarıcıları Bkz. Çık.6:6’ya ait not.
78:36 Bkz. Yşa.29:13.
78:38 Bkz. Çık.32:14; Say.14:20. bağışlıyor Bkz. Mez.65:3’e ait not.
78:39 Bkz. Mez.39:5; Mez.103:14; ayrıca bkz. Mez.62:9; Mez.144:4 ve ilgili notlar.

Videolar

Mezmurlar Girişi

Mezmurlar (Zebur diye de bilinir) ilahi ve dua kitabıdır. Uzun bir süre içinde farklı yazarlar tarafından yazılmıştır. İsrailliler bu dua ve ilahileri kendi tapınmalarında kullanıyorlardı.

Bu ilahileri birkaç sınıfa ayırabiliriz: Övgü ve tapınma ilahileri, ağıtlar; yardım, korunma ve kurtuluş için edilen dualar; bağışlanmak için yalvarışlar; Tanrı'nın kutsamasına karşı şükran ilahileri; düşmanın cezalandırılması için dilekler. Bu dualar kişi ve ulus adına edilirdi. Bazıları kişinin en derin duygularını yansıtırken, bazıları da Tanrı halkının duygu ve gereksinimlerini dile getirir.

Mezmurlar şiir kitabıdır. İbrani şiirinin en belirgin özelliği paralelizmdir. Paralelizm birinci dizedeki konuyu ikinci ya da üçüncü dizelerde de farklı biçimlerde tekrarlamaktır. İkinci ve üçüncü dizeler aynı konuyu karşıt biçimde geliştirir, tasvir eder ya da doruğa ulaştırır.

9+10, 34, 37, 111, 112, 119 ve 145. mezmurlar akrostiş biçimde yazılmıştır, yani ayetler sırasıyla İbrani alfabesinin harfleriyle başlar.

  • Ayetler
  • Notlar
  • Video
  • Giriş